0 Takip Edilen
2 Takipçi
sneijder10
TC Onaylı

1 Ocak 2020

12,176 Mesaj

8,637 Tepki

0 Çözüm

5,555

İlk Mesaj

100 Mesaj

500 Mesaj

1k Mesaj

5K Mesaj
Alexandre Pato: "Hakkımda ne düşündüğünüzü biliyorum. 'Pato'ya ne oldu? Neden Ballon d'Or'u kazanmadı? Neden sürekli sakatlandı?' 10 yıldır bunları dinliyorum. Bu soruları çok uzun zaman önce cevaplamalıydım. Şimdi gerçekte ne olduğunu duymak istiyorsanız, buyurun dinleyin."
Alexandre Pato: "10 yaşından itibaren çok fazla şey yaşadım. Sürekli düştüm, kalktım. Milan'da hayran olduğum isimlerle futbol oynadım. 2010'da sürekli sakatlanmaya başladım. Beklentiler çok büyüktü, o beklentileri karşılayamadıkça kendimi daha fazla zorladım."
"İnsanlar bir sezonda 30 gol atmamı bekliyordu ama ben sahaya bile çıkamıyordum. Dışarıdaki insanların benden şüphe etmesini kaldırabilirdim ama en yakınlarımdan olunca durum farklı. Çevremdeki birçok insan gitti, kendimi çok yalnız hissettim."
"Bugün her oyuncunun etrafında ekibi var. Özel doktoru, bireysel antrenörü vs. Benim zamanımda bu sadece Ronaldo'da vardı. Benim yakınımda kimse yoktu. Ailem de Brezilya'daydı. Eskisi gibi olmak için ne kadar uğraştığımı bilemezsiniz. Dünyadaki bütün doktorları dolaştım."
"Brezilya'ya döndüm, Corinthians'a gittim. Orada da hiçbir şey istediğim gibi gitmedi. Chelsea dönemimde iyi çalışıyordum ama şans bulamadım. Çok kısa sürdü, yazık oldu diyebilirim."
"27 yaşında değişmem gerektiğini anladım. Kendi kaderimin sorumluluğunu üstlenmem gerekiyordu. Çin'de Tianjin'e transfer oldum, benim için bir keşifti. Çin'e giderken kız arkadaşımdan ayrıldım. Neden mi? İç benliğimle bağlantı kurmak istedim.""Akıl sağlığıma ve insanlarla ilişkilerime odaklandım. Bir terapiste gittim. Mutluluğu, çok çalışarak bulmayı öğrendim. Çin'de her şey çok iyi gidiyordu. Çince öğrendim, yemek kültürlerini öğrendim. Çok iyi oynuyordum. Ama sonra çok yanlış bir yola girdim..."
"Hala gençtim, bekardım ve özgürlüğümün tadını çıkarmaya karar verdim. Los Angeles'a gittim. En iyi oteli, en iyi arabayı, en iyi partileri istedim. Yanımda bir sürü kız, kokain çekiyordum. Aniden, 'Ben burada ne yapıyorum' dedim." "İstediğim hayat bu değildi. Bomboş bir dünyaydı. Bir arkadaşıma, 'Hayatımın geri kalanını gerçekten yalnız mı geçireceğim?' diye sordum. Brezilya'ya geri döndüm ve eski arkadaşım Rebeca'ya mesaj attım. 'Kahve içmek ister misin' diye sordum."
"Rebeca ile buluştuğumda, 'Kiliseye gidiyoruz' dedi. Kilise? Adamım, bu benim için bir mucizeydi. İncil'de aradığım tüm cevaplar vardı. Başımı göğe çevirdim ve 'Tanrım, artık bu hayatı istemiyorum' dedim. O gün hayatım sonsuza dek değişti." "O zamandan beri farklı bir gerçeklikte yaşıyorum. Kariyerim farklı gidebilir miydi? Kesinlikle. Ama geriye bakıp ne yapmam gerektiğini söylemek çok kolay. Pişmanlığım yok. İyi tarafından bakıyorum. Formdayım, akıl sağlığım harika. Hala futbola aşığım."
Alexandre Pato: "Yaşlandıkça, seni neyin mutlu ettiğini anlıyorsun. Belki dünyanın en iyi oyuncusu olamadım. Ama ailemle harika bir ilişkim var, kendimle barışığım, çok sevdiğim bir kadın var. Gördüğüm kadarıyla, bir sürü Ballon d'Or'um var. Hayat bir oyunsa, ben kazandım."

Alexandre Pato: "10 yaşından itibaren çok fazla şey yaşadım. Sürekli düştüm, kalktım. Milan'da hayran olduğum isimlerle futbol oynadım. 2010'da sürekli sakatlanmaya başladım. Beklentiler çok büyüktü, o beklentileri karşılayamadıkça kendimi daha fazla zorladım."
"İnsanlar bir sezonda 30 gol atmamı bekliyordu ama ben sahaya bile çıkamıyordum. Dışarıdaki insanların benden şüphe etmesini kaldırabilirdim ama en yakınlarımdan olunca durum farklı. Çevremdeki birçok insan gitti, kendimi çok yalnız hissettim."
"Bugün her oyuncunun etrafında ekibi var. Özel doktoru, bireysel antrenörü vs. Benim zamanımda bu sadece Ronaldo'da vardı. Benim yakınımda kimse yoktu. Ailem de Brezilya'daydı. Eskisi gibi olmak için ne kadar uğraştığımı bilemezsiniz. Dünyadaki bütün doktorları dolaştım."
"Brezilya'ya döndüm, Corinthians'a gittim. Orada da hiçbir şey istediğim gibi gitmedi. Chelsea dönemimde iyi çalışıyordum ama şans bulamadım. Çok kısa sürdü, yazık oldu diyebilirim."
"27 yaşında değişmem gerektiğini anladım. Kendi kaderimin sorumluluğunu üstlenmem gerekiyordu. Çin'de Tianjin'e transfer oldum, benim için bir keşifti. Çin'e giderken kız arkadaşımdan ayrıldım. Neden mi? İç benliğimle bağlantı kurmak istedim.""Akıl sağlığıma ve insanlarla ilişkilerime odaklandım. Bir terapiste gittim. Mutluluğu, çok çalışarak bulmayı öğrendim. Çin'de her şey çok iyi gidiyordu. Çince öğrendim, yemek kültürlerini öğrendim. Çok iyi oynuyordum. Ama sonra çok yanlış bir yola girdim..."
"Hala gençtim, bekardım ve özgürlüğümün tadını çıkarmaya karar verdim. Los Angeles'a gittim. En iyi oteli, en iyi arabayı, en iyi partileri istedim. Yanımda bir sürü kız, kokain çekiyordum. Aniden, 'Ben burada ne yapıyorum' dedim." "İstediğim hayat bu değildi. Bomboş bir dünyaydı. Bir arkadaşıma, 'Hayatımın geri kalanını gerçekten yalnız mı geçireceğim?' diye sordum. Brezilya'ya geri döndüm ve eski arkadaşım Rebeca'ya mesaj attım. 'Kahve içmek ister misin' diye sordum."
"Rebeca ile buluştuğumda, 'Kiliseye gidiyoruz' dedi. Kilise? Adamım, bu benim için bir mucizeydi. İncil'de aradığım tüm cevaplar vardı. Başımı göğe çevirdim ve 'Tanrım, artık bu hayatı istemiyorum' dedim. O gün hayatım sonsuza dek değişti." "O zamandan beri farklı bir gerçeklikte yaşıyorum. Kariyerim farklı gidebilir miydi? Kesinlikle. Ama geriye bakıp ne yapmam gerektiğini söylemek çok kolay. Pişmanlığım yok. İyi tarafından bakıyorum. Formdayım, akıl sağlığım harika. Hala futbola aşığım."
Alexandre Pato: "Yaşlandıkça, seni neyin mutlu ettiğini anlıyorsun. Belki dünyanın en iyi oyuncusu olamadım. Ama ailemle harika bir ilişkim var, kendimle barışığım, çok sevdiğim bir kadın var. Gördüğüm kadarıyla, bir sürü Ballon d'Or'um var. Hayat bir oyunsa, ben kazandım."
